Dünkü, trenli kekimizle kresde kutladigimiz dogum gunu partilerinin birinci gununden sonra, bugun ku asil dogum gunu 2nci partideyiz. Sabah erkenden bindik trene. Yolculuk Hoorn'daki buharli tren muzesi. Ve birde ordan kalkan buharli trenin cuf cuf sesleriyle istasyondan ayrilmasini seyretmek.
Wessel, Milan & Noah
Thomas tren masasinda cuf cuf, birbirlerine eslik ediyor zaman zaman da birbirlerinin yollarini kesmelerine ragmen keyf almaya devam ettiler. 
Charon , Racheal ve ben kahvelerimizi yudumlarken doyulmaz sohbetlerimizi ettik.
Ögleden sonra diger ziyaretcilerimizi agirlamaya basladik.
Dede ve babaannesi kooocaamaan bir bisikletle geldiler Milan'a. Ilk anda cok hosuna gitmesine ragmen, ilerleyen saatlerde ciddiyetle ogretmek istediklerinde siddetle bisiklet surmeyi redetmisdi Milan.
Evden cikislarinin 1nci saatinde, hayretler icinde "gelin gelin bakin, Milan bisiklet suruyor" diye nefes nefese eve kosan dedeye katilip bizde hayretlerle cikdik disariya. Oglumuz kocaman olmus bisiklet suruyordu. Yapistirdik yanagina kocaman bir aferin opucugu, onunla gurur duydugumuzu biliyordu. Kendiside kafasi dik, ufak bir gulumsemeyle gururlandigini gosterip bisikletini surmeye devam etti.
